Kapadokya’da Nerede Ne Yenir ?

Kapadokya’da nerede ne yenir sorusunun kısa cevabı olarak en beğendiklerimizi baştan sunalım;

• Ürgüp’te Kardeşler restoranda güveç (tel: 0 544 420 4610)
• Göreme’de Köy evi restoranda çömlek kebabı (tel: 0 384 271 2008)
• Avanos’ta Kadın Girişimciler Kooperatifinde bamya (tel: 0 384 511 6204)
• Ortahisar Tandır Cafe Restorant’ta incik ve şarap (tel: 0 384 343 2021)

Kapadokya’da nerede ne yenir sorumuzun cevapları genelde orada yaşayan insanların yönlendirmeleri ile oluştu. İlk durağımız ise rastgele seçilmişti. Göreme’ye girer girmez gittiğimiz Manzara kafede bayanlar çorba içti, baylar bira, patates, börek tüketti. Mekanda bize özel bağlamalı türkü dinletisi vardı, pek bizi açmadı. Yemekler oldukça düzgün, restoran güzel yere konuşlanmış, 4 kişi 50 liralık hesap yüksek (mayıs 2013).

Ihlara vadisinin dibindeki, Belisırma’daki Belisırma restoran öncelikle nehir kenarına ve üzerine yaptıkları iskele ve üzerindeki masaları ile dikkat çekiyor. Yağmur çiselemeye başladığı için biz daha yukarıdaki üzeri kapalı büyük bölüme oturduk. Genelde büyük gruplara hizmet ettikleri sadece yanımızdaki büyük gruptan değil, yemek çeşidinin pek fazla olmamasından da anlaşılıyor. Alabalık, köfte, kiremitte tavuk ve saç kavurma var. Biz saç kavurma istedik ama ne yazık ki dana. Haydari, salata ve ezme zaten getiriyorlar. Salata oldukça başarılıydı, ara sıcak kıvamında istediğimiz kaşarlı mantarlar ise nefis, aslında çok da hata yapılabilecek bir yemek değil zaten. Kuzu olmamasına bozulsak da kavurma oldukça iyiydi, elbette dananın sertliği vardı. Buz gibi biraların yanında suyuna ekmek bana bana götürdük. 4 kişi 115 liralık hesap makuldü (mayıs 2013). Aynı mekana Aralık 2016’da yaptığımız Kapadokya Gezisi sırasında da uğramıştık, gerçek patatesten (dondurulmuş değil) patates kızarttması yaptırmıştık nefis olmuştu, rica etmenizi öneririm

Köy Evi Restoranda Çömlek Kebabı; Kapadokya’da Nerede Ne Yenir ?

Köy Evi restorana otelimizin tavsiyesi ile gittik. Yerel lezzetler tatmak istiyoruz dedik, buraya yönlendirdiler. Otel görevlisi kendi çocukluğunda hiç görmediği çömlek kebabının son yıllarda geleneksel yemek olarak sunulmakta olduğunu söyledi. Girişte menüdeki fiyatları görünce hayretler içinde hiç kuru fasulyenin tabağına 12 lira ödememiş olduğumuzu konuştuk, mekanın sahibi, merak etmeyin o fiyatlar yabancılara diyerek bizi davet etti. Turşu, mantar kavurma ve salata hemen geldi sofraya, mantar fena değildi.

Köy Evi’nin en önemli özelliği muhteşem sahibi, hanım köylü olarak gelmiş buraya. Her masayla keyifle sohbet etti, her masaya yetişti. Yanımızda oturan yabancı çifte “Afiyet Olsun” dedi ve onlar anlamayınca birkaç kez tekrarladı, sonra İngilizce ve Fransızcasını söyledi. Kısa süre sonra yakındaki turist dolu başka bir masaya “Afiyet Olsun” dedi. Anlaşılmadı. Az öncesinde eğitimlerine tanık olduğumuz çifte seslenip anlamını sordu.

Bizim en önemli yöresel yemeğimiz çömlek kebabıdır mutlaka tadın dedi. Mantı, kuzu incik, çömlek kebabı, sarma, tüm sıcak yemekler gayet lezzetli idi. Bu yörenin teyzeleri yapıyor yemekleri ve en başta masaya ikram gelen salata ve turşu hariç ciddi lezzetliler. Ama en güzel yanı müthiş hoş sohbet sahibi, 4 kişilik, rakılı şaraplı ve bol yemekli 137 liralık muhteşem hesaptan bile daha akılda kalıcı (Mayıs 2013).

En kötü yemek Türk gecesinin yapıldığı Yemeni restorandaydı, üniversite yıllarımdan beri konserve sarma yememiştim. Mezeler tamamen rezalet olmakla birlikte, belki beklentimizi baştan çok düşürdükleri için gelen ana yemek tas kebabı ve pilavdan hiç şikayetçi olmadık. Sınırsız alkol ile kişi başı (bize özel) 45 liralık hesap aslında gösteri için.

Kardeşler Restoran’da Güveç; Kapadokya’da Nerede Ne Yenir ?

En güzel öğünü seçmek gerçekten zor. İlki, Belisırma ‘yı tavsiye eden Şakir beyin verdiği gerçek testi kebabı adresi, Ürgüp merkezindeki Kardeşler restoran. Ufak dükkana herhangi bir tur grubunun gitmesi söz konusu olamaz. Bir aile işletmesi ve baba ne yazık ki oldukça kaba, müşterilerin önünde milleti azarlamaktan rahatsızlık duymuyor. Menüdeki neredeyse her şeyi söyledik. Beklerken diğer müşterilerin peçetelere yazıp masanın camının altına koydukları notları okuyarak eğlendik.

Çömlek kebabı ve pilav hariç her yemek güveçte geldi. Çorbalar hem lezzetli, hem sıcak, toprak kapta olunca soğumuyor da, hepimiz damakları yaktık. Daha onlar bitmeden fokurdayan etli kuru fasulye geldi. Bir yandan da bizim çömlekleri kırıp tabağa boşalttılar. Sebze güveç de hemen peşlerinden pilav ile birlikte geldi. Etlerden, fasulyeden yerken bir yandan sıcaklığı azalan çorbadan kaşıkladık. Kendimizden geçercesine yedik. Yegane eleştirim testi kebaplarının fazla tuzlu olmalarıydı. Oralara yolunuz düşerse mutlaka gidin. Hesap 87 lira geldi (Mayıs 2013).

Bu yazıya vesile olan seyahatin detaylarını gezi anılarımızı paylaştığımız kardeş sitemiz Gezmek Güzel’de Kapadokya’nın Taş Ormanları başlığında bulabilirsiniz.

Bir sonraki Kapadokya gezisi 3 yıl sonra kış zamanı gerçekleşti ve bu yazıya 2si önemli 3 tavsiye eklendi bu seyahat ile.

Avanos’ta Kadın Girişimciler Kooperatifinde Bamya

Aslında Avanos dolaylarında güzel bir testi kebabı yemek için mekan aranırken tabelası dikkatimizi çekti Avanos Kadın Girişimciler Kooperatifinin. Mardin mutfağı yazımın öncelikli tavsiyelerinden biri Kamer olmuştu, Kapadokya’da da bu kooperatifi deneyelim istedik, çok da memnun kaldık. Testi kebabı vakit alıyormuş, kapıdan siparişi verdik, Avanos’ta yürüyüşe çıktık. Buz gibi havada yürüyüş sonrası geri dönüp bamya, sarma, mantı ve kuru fasulyeyi siparişimize ekledik, yanlarında pilav da geldi. Testi kebabında tahmin edeceğiniz üzere et tamamen testi içerisinde pişirilmemiş, biraz demlenmiş orada.

Çok uzatmayayaım, ufacık bamyalarla yapılmış etli bamya yemeği olağanüstü iyiydi, ısrarla tavsiye ederim. diğer yediklerimizin hiçbirinin de vasat altında kaldığını söyleyemem. Bamya pilav menü olarak 15 liraydı (aralık 2016).

Ortahisar Tandır Cafe Restorant’ta İncik ve Şarap

Kapadokya mağara otel konaklamamızı yaptığımız Casttle Inn Cappadocia otelin sahibi Suat bey bizi yönlendirdi bizi Tandır Cafe’ye, bundan sonraki Kapadokya gezilerimizde de kesin yolumu düşüreceğim, Kapadokya’da nerede ne yenir yazımızın en kıymetlisi oldu. Bir kadın, tek başına çalıştıryordu mekanı, bir de servise yardımcı bir dostu (garson arıyorlardı). Suat beyin telefonu ile aracıyla gelip bizi otelimizden aldı. Mekan ahşap kulubesi, bahçesindeki aydınlatılmış ağaçları ile kar altında adeta bir masaldan fırlamış gibiydi. İçeri girer girmez odun sobasının başına yanaştık.

Ev yapımı erişte, sarma, salata, çok övülen patates köfte sipariş ettik önden, sonrasında ise kuzu gerdan ve incik. Mekan kendi şarabını da yapıyor ancak satış izni olmadığı için menülerinde yer almıyor, biz güzel yüzümüzle tatma şerefine eriştik, çok da beğendik. Yemeğin en iyileri kuzulardı, zaten çok severim, burada da kurutmadan, kıvamında yapmışlar. 2 şişe şarap ve üzerine tatlı ile 4 kişilik yemek 366 lira tuttu (Aralık 2016).

İstanbullu Bozacının Yerinde Kestane ve Boza

Sırf mekanı görmek için bile gitmenizi öneririm. Biz yemek sonrası uğradık, buz gibi havada dar girişten girdik, meğerse binanın üst katı komple, oda oda mekana aitmiş. Sırf otantik dekorasyonunu görmek için bile gidilir. Soba üzerinde pişmekte olan kestaneleri koklamak, dinlemek için de gidilir. Boza, leblebi ve kestaneden hoşlanmayan beni bile cezbetti mekan.

Mayıs 2013

Güncelleme Nisan 2017